23 Ağustos 2014 Cumartesi

Beşiktaş - Arsenal / Believe'n fight!


Futboldan az çok anlayan her bireyin, "maçın hakkı Beşiktaş" olduğu konusunda hemfikir olduğunu söylesek yanlış olmaz. Maçta yeri geldi Arsenalli oyuncular vakit geçirmek zorunda kaldı, daha ne olsun?

Edin Terzic ve Eren Şafak, geçtiğimiz haftasonu oynanan Arsenal'in 3-0 kazandığı Manchester City karşılaşması için Londra'ya gitmişlerdi. Slaven Bilic ve ekibinin bu raporlar doğrultusunda dersine iyi çalıştığını söyleyebiliriz. Arsenal'in orta sahadaki çok yönlü üçlüsü; Arteta, Ramsey ve Wilshere topu ayağına aldığında yapılan sürekli baskı ile bu üçlünün rahat top yapması ve topu kanatlardaki Cazorla ve Alexis'e ulaşmasını engelleyerek akıcı Arsenal hücumlarını sekteye uğratma planı oyun genelinde başarıyla uygulandı. Maç genelinde orta saha üstünlüğü Beşiktaş'taydı ama yine de Atiba'nın yokluğundan doğan boşluk çok büyüktü. Necip - Veli ikilisi mücadeleyi elden bırakmadılar, kesici oyuncu rollerini çok iyi oynadılar ama kaptıkları topları oyuna sokma konusunda bir Atiba değillerdi. Atiba kaptığı toplarla etkili bir ara pas atmıyor belki ama yinede topu dikine oynuyor ve Beşiktaş hücumlarını şekillendiriyor. 10 numarasız Beşiktaş'ın orta alandaki tek ofansif gücü olan Oğuzhan, maç boyunca 5 etkili pas vererek bu alanda karşılaştırılğı Alexis Sanchez'i geri de bıraktı. Alexis Sanchez 2 etkili pas atarken Arsenal takım toplamı 6'ydı. Oğuzhan'ın ortaya koyduğu performansın, sahip olduğu potansiyel göz önüne alındığında yeterliliği tartışılıyor ama Demba'nın volesinde, Olcay'ın auta yolladığı plasesinde kilit pasları veren yine Oğuzhan'dı.

Beşiktaş, Ersan ve Pedro Franco ikilisinin birlikte oynadığı son 10 maçta 6 kez kalesini gole kapadı ve bu rakamlar, ne kadar iyi ikili olduklarının anlatmak için yeterli. Savunmanın sağı için güne kurtarmaya yönelik geçici çözümler üretmek zorunda kalmaya devam eden Bilic'in tercihi İsmail oldu. İsmail harika bir performans sergiledi ama çoğu zaman driplinglerle sıfıra kadar inmesine rağmen ters ayaklı olmasından dolayı istediği pasları veremedi ne yazık ki.

Slaven Bilic'in elindeki kadroda halen daha gerçek bir sağ bek bulunmamasının yanı sıra hazır olmayan Gökhan Töre ve potansiyelini bir türlü sahaya yansıtamayan Kerim Frei'nin gösterdiği performanslara bakılırsa; hamle oyuncusu sıkıntısı yaşandığı görülüyor. Arsenal'de oyuna sonradan dahil olan Chamberlain'in yarattığı etkinin yarısını, Gökhan ve Kerim ikilisi sahaya yansıtamadı. Kerim Frei aldığı hiç bir topu olumlu kullanamazken Gökhan'da rakip sahaya top taşımak dışında etkili olamadı.

90+4'te hakem tarafından tribüne gönderilen Bilic'in Londra'da takımının başında olamayacak olması büyük dezavantaj ama Arsenal, İstanbul'da hem Ramsey'i hem de Arteta'yı kaybetti. Üstelik Atiba rövanşta sahada olacak. Beşiktaş Arsenal'i eleyebileceğini gösterdi ve dahasını da gösterecektir. İnancımız tam!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder