27 Kasım 2013 Çarşamba

Klopp & Sokratis


İshak Style!


Duran top organizasyonları başarıyla gerçekleştirildiği takdirde futbola renk katan unsurlardan biri olmuştur daima. Eşi benzeri görülmemiş, akıl dolu veya ilginç..

Hatırlarsanız İshak, direkt olarak kaleyi düşündüğü korner atışlarının ilk örneklerini Beşiktaş karşılaşmasında sergilemişti. 3 korner atışında da rakip altı pas çevresinde ciddi karamboller yaşanmıştı fakat Tolga Zengin kritik kurtarışlara imza atmıştı.  İshak bu hafta Akhisar Bld. maçında da aynı şekilde; sert, falsolu bir korner atışı kullandı, gol oldu.  Atışın kullanıldığı esnada diğer Karabüksporlu oyuncuların amacı: gol çizgisinde hiza alarak rakip alanda karambol yaratmak ve kalecinin görüş alanını kısıtlayıp rahat pozisyon almasını önlemek fakat pozisyon içinde ciddi bir temas olmamasına rağmen hakem düdüğüne başvurdu ve güzelim gol iptal oldu. Kim bilir belki İshak, bu korner atışları ile yakın zamanda bir efsaneye dönüşür.

23 Kasım 2013 Cumartesi

Rebelution - Sky is the Limit


No time for the wicked
If you're in my line imma go around the side and still bring it
Sky is the Limit
out of my way, you can't get me down
.....

22 Kasım 2013 Cuma

Çöküş & Lukasz Piszczek


"Saçlarımın %80'i bu hafta beyazladı" bu sözler takımının savunma sıkıntısı ile yoğun mesai harcayan Jurgen Klopp'a ait. 

Bu sezon sakatlanan oyuncuların takım içi önemi baz alındığında en çok sıkıntı yaşayan takımların başında şüphesiz Dortmund geliyor. Henüz formasına kavuşamayan Piszczek, sezon başında sakatlanan İlkay ve son olarak Wolfsburg maçında İvica Olic ile girdiği ikili mücadele esnasında bağlarını kopartan Subotic'in sezonu kapatması, bu süreçte lig ve Şampiyonlar Lig'inde aynı hafta içerisinde alınan iki yenilgi ile beraber Dortmund zor bir zaman diliminden geçiyordu. Üst üste gelen talihsizlikler bunlarla da son bulmadı! Hafta içi Almanya'nın İngiltere ile oynadığı hazırlık karşılaşmasında hem Schmelzer hem de Hummels sakatlandı. Schmelzer 3 hafta, Hummels ise ocak ayına kadar formasına kavuşamayacak. Her ne kadar Piszczek'in yakın zamanda sahalara dönecek olması yüzleri güldürse de diğer 3 savunma oyuncusunun sakatlığı, Bayern maçı arefesinde teknik ekibi kara kara düşündürüyor. "Saçlarımın %80'i bu hafta beyazladı" diyerek durumu özetleyen eli kolu bağlı Klopp ise çareyi bonservisi elinde olan 34 yaşındaki kulüpsüz Manuel Friedrich'te buldu. Maç eksiğini tecrübesi ile telafi edip edemeyeceği merak edilen Friedrich ise şans verilmesi halinde oynayabilir. Sokratis ile Sven Bender'in savunmanın göbeğinde, Erik Durm'un solda, Grosskreutz'un da sağda başlaması muhtemel. Bu sezon asıl dörtlünün henüz bir arada oynayamamış olması yüzünden Dortmund savunması klasik savunma tandemini bir türlü sahaya süremedi ve bir süre daha bu dörtlü bir araya gelemeyecek gibi.
.....

Yaklaşık 6 ay süren sakatlık döneminin ardından sahalara dönmeye hazırlanan Lukasz Piszczek, rezerv takımın Paderborn ile karşılaştığı maçta süre aldı ve takımla birlikte çalışmalara başladı.

Lukasz Piszczek, Dortmund'da o kadar başarılı ve istikrarlı 3 sezon geçirdi ki bu sakatlığı "nazar değmesi" olarak adlandırabiliriz. Bundesliga kariyerine Hertha Berlin formasıyla adım attı ve burada önce forvet ardından sağ açıkta görev yaptı. Dortmund'da ise, Jürgen Kloop onu sağ bek mevkisinde görevlendirmeye başladı ve beklenilenin aksine inanılmaz derecede başarılı oldu. -Bu aynı zamanda Klopp'un, oyunculardan ne denli verim alabildiğine dair en çarpıcı örneklerden bir tanesi. Tıpkı İlkay'da olduğu gibi.- Gösterdiği performans ile takımının şaha kalkmasında önemli pay sahibi olan isimlerin başında geliyordu kuşkusuz. Fiziki açıdan dört dörtlük olması ve koşu istatistiklerinde devamlı zirvede yer almasının yanı sıra sağ tarafı koridor gibi kullanarak hücuma da aynı ölçüde destek vermesi onu kısa zamanda mevkisinin en iyi oyuncularından biri haline getirdi. Bir önceki sezon yaptığı bindirmeler ile 10 assist kaydetmesi ve bu istatistiği ile savunma oyuncuları bazında ligin zirvesinde yer alması, onun aynı zamanda ne kadar iyi bir hücumcu bek olduğunun göstergesi. Bir dönem Mourinho'nun transfer listesinine girdiğini de hatırlatmakta fayda var.

Klopp, onun yokluğunu asıl mevkisi sağ açık olan Grosskreutz ile doldurmaya çalıştı. Grosskreutz her ne kadar o bölgeyi iyi doldursa da bir Piszczek değildi. Peki Piszczek'in sakatlığından yakınan sadece Dortmund muydu? Polonya Milli Takımı'da Dünya Kupası yolculuğunda onu fazlasıyla aradı. Dortmund'dan takım arkadaşı Blaszczykowski ile beraber sağ kanatta sağladığı uyum, hem savunmada hem de hücumda Polonya Milli Takımı'nın en önemli kozlarından bir tanesiydi. 

2014 DK Forması: Meksika




Şimdi sıra yeni kahramanlarda! Meksika'nın mücadeleye hazır gençlik ateşi ve dinamizmi milli takım ruhuna uygun olarak formalara yansıtılmış. Formanın sırt kısmında Meksika güreş posterlerinden ilham alınarak, kalın ve ikonik desenler ile tasarlandığı belirtilen grafikler yer alıyor.

19 Kasım 2013 Salı

2014 DK Forması: Japonya






Armadan doğarak formanın tasarımında yer alan 11 bant bütünlüğü ve güç kaynağının arkasındaki enerjiyi simgeliyormuş. Asıl ilginç olanı ise; el işi Japon yazılarından ilham alınarak tasarlandığı belirtilen, omuz kısmında yer alan kırmızı çizgiler, oyuncular maç öncesi bir araya geldiğinde takım ruhunu simgeleyen kırmızı bir daire oluşturuyor. Dahice!

18 Kasım 2013 Pazartesi

2014 DK Forması: İspanya






La Roja yani Kırmızılar.. Yeni formalar bir İspanya klasiği, geleneğin dışına çıkılmamış ve milli renk formayı süslemiş. Tanıtımda kırmızı rengin tüm ulusu birleştirdiği belirtiliyor. Yeni arma ise son dönemde gençlik akademilerine yapılan yatırımların sonucu olarak kazanılan uluslararası kupaları, İspanya'nın altın çağını simgeliyor. 

17 Kasım 2013 Pazar

2014 DK Forması: Almanya








Her zaman olduğu gibi ünlü Alman disiplini formaya yansıtılmaya çalışılmış. Ulusal kimliğin korunması, milli takımın bir futbol takımından ibaret olmadığını aynı zamanda tüm ulusun elçisi olduğu mesajını vermek amaç edinilmiş. Tasarım olarak Almanya Milli Takımı'nın '74 Dünya Kupası'nda giydiği formanın daha hoş, sade ve günümüze uyarlanmış hali olarak göze çarpıyor. Amblemin üstündeki 3 yıldız, 1954, 1974 ve 1994 yıllarında kazanılan kupaları, formanın göğüs kısmında yer alan şeritler ise Almanya bayrağını sembolize ediyor.

15 Kasım 2013 Cuma

Taşındık!


Artık buradayız! Birçok nedenden dolayı son zamanlarda bana samimi gelmeyen eski adresten ayrılmış bulunmaktayım. Geriye dönüp baktığımda yine iyi-kötü, daha sonraları okuduğumda yazdıklarıma güleceğim bir arşiv yarattım kendime ama özellikle biraz aceleye gelen blogun isim konusunda ciddi takıntılarım oluşmaya başlamıştı. Sonundaki "20"yi attık, blog messenger vari olmaktan çıktı, daha derli toplu bir hal aldı. Eski blogu genç yaşta ihtiyarların arasına, Milan'a transfer olan Gourcuff'a benzetiyorum aslında. Yenisi de içindeki Zidane'a benzer umarım. Burada çok daha uzun vakit geçirmek, içimizdeki Zidane'ı çıkarmak dileği ile haydi hayırlısı!