12 Şubat 2014 Çarşamba

Maç Yazısı: Kasımpaşa - Beşiktaş


Beşiktaş açısından işler rayına oturmaya başladı. Ligde kazanılan son iki maçın ardından, bu defa tek topla oynanan tekrar maçında Kasımpaşa'yı 3 gol ile geçen Kartal'ın önündeki engeller bir bir kalkmaya başladı.

Zirve ile olan puan farkının 5'e inmesiyle şampiyonluk yarışında yeniden söz sahibi olmanın yanı sıra Şampiyonlar Ligi'ne direkt katılmak konusunda da mesafe katedilmesi her açıdan umut teşkil ediyor. Bu sayede Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi'ne direkt katılabilir ve ihtiyacı olan katılım ücretine sahip olabilir. 

Beşiktaş maça, ilk maç kadrosundan bir değişiklik yaparak sahaya çıktı. Stoperde Pedro Franco görev aldı, partneri ise Ersan Gülüm'dü. Şartlar gereği yeni transfer Dany'in oynatılmasına izin verilmemişti. Bu önemli değil. Asıl değinmek istediğim nokta; ilk maçta kart cezası sebebiyle oynayamayan Babel ve Adem dün akşam sahadaydı. Üstelik diğer maçlarında da kendisine ceza uygulanmamıştı. Tüm aksiliklere ve bu deli saçmalığının doğurabileceği olumsuzluklara rağmen rağmen Beşiktaş, Beşiktaş gibi oynadı. Şerefiyle oynadı, hakkıyla kazandı.

Tüm takımın verdiği üst düzey mücadele örneğine hayran kalmamak mümkün değil. 10 kişi kaldıktan sonra rakibi bir kaç pozisyon dışında açık vermedi. Tüm takım omuz omuza mücadele etti, birbirinin eksiğini tamamladı.  Serdar'ın Galatasaray maçında olduğu gibi yine anlaşılması güç bir harekette bulunup takımı yalnız bırakması, Beşiktaş adına maçtaki tek olumsuz hareketti. Necip ve Serdar'ın sarı kartı varken bu tarz müdahelelerde bulunması anlamış değilim zaten. Bu konuda daha dikkatli olmaları ve kendilerini geliştirmeleri lazım.

Veli, Jones transferinden sonra resmen seviye atladı. Forma savaşı olacağını düşünmesinden midir bilinmez ama alışık olduğumuz, varını yoğunu ortaya koyan mutant Veli'nin yanında hücumda da söz sahibi olan Süper Veli, harika bir ara pası çıkarıp ilk golün hazırlayıcısı oldu. Yetinmedi, bir de gol attı. Her açıdan kusursuzdu. Atiba, oyundan atılan Serdar'ın yerine geçti, yine bildiğimiz gibiydi. Gökhan Töre, potansiyelinin farkında olarak yapması gerekenleri sahaya yansıtıyor. Olcay ve Almeida bireysel performansında zirveye yaklaşıyor. Motta, kiralık geçirdiği günleri, ileride güzel olarak hatırlamak için görevi yapıyor. Yeri geldiğinde gerekli olan agresifliği takıma aşılıyor. Yavaş yavaş ilk 11'e ısınan Pedro Franco, her açıdan kendine hayran bırakmaya devam ediyor. Savunmada güven veren oyunu dışında duruşu, karakteri ve yeri geldiğinde skora katkıda bulunması ile de harika bir çocuk. Golünü attıktan sonra tüm takımın onu kutlaması çok güzeldi, kardeş gibi. Beşiktaş'ın en değerli oyuncularından biri olacaktır, umarım.

Serdar'ın akıbeti, ne düzeyde oynayacağı ve Jones'un ne zaman döneceği bilinmez ama Jones & Veli ikilisinin yanında sağ beke kaydırılan Atiba ile eksiksiz, taş gibi bir takıma dönüşür. Güzel günler yakındır!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder